Etiket arşivi: sızma

PKK DOSYASI /// Yeni Şafak : Paralel polisler, PKK’ya istihbarat sızdırıyor

‘Sızdırılan istihbarat yüzünden polise daha kolay pusu kuruluyor’

Yeni Şafak gazetesi, "paralel yapı"ya mensup polislerin PKK’ya istihbarat sızdırdığını, bu sızdırmalar yüzünden PKK’ya operasyon yapılamadığı ve PKK’nın polise pusu kurduğunu iddia etti.

Yeni Şafak’ın bugünkü nüshasında (9 Ağustos 2015) yer alan haberin metni şöyle:

Doğu ve Güneydoğu’da PKK’ya yönelik düzenlenen operasyonların, emniyet içerisindeki paralel köstebekler tarafından örgüte haber verildiği ve bu şekilde polislere hain pusular kurulduğu ortaya çıktı. Paralel köstebeklerin emniyet operasyonlarını zayıflatmak istediği öğrenildi.

Türkiye genelinde tırmanan terör eylemlerine karşı yapılan polis operasyonlarının teşkilat içerisinden sızdırıldığı ortaya çıktı. Türkiye’ye adeta savaş açan terör örgütlerine yönelik haftalardır operasyon yapılıyor. Doğu ve Güneydoğu’da terör örgütü PKK’ya düzenlenen operasyonların ise bilgilerinin daha önceden paralel köstebekler tarafından sızdırıldığı belirlendi. Paralel yapı ve PKK işbirliği sonucunda ise PKK terör örgütü, polise daha kolay pusu kuruyor.

DOĞU’DA PARALELDEN ALGI OPERASYONU

Emniyet içerisinde uzun yıllar yapılanma ve darbe girişimiyle deşifre olan paralel örgütün Doğu’da PKK’ya sağladığı desteğin yanında, emniyet içerisinde algı operasyonları yürüttüğü belirlendi. Örgüte istihbarat taşıyan köstebekler, polis operasyonlarının bir kısmı başarılı olmayınca ‘Emniyet ne yapıyor, Doğu’yu PKK’ya mı verecekler’ algısını yaymaya çalıştığı söylendi. PKK’ya bilgi aktaran paralel yapının, emniyette ‘Doğu’yu PKK’ya verecekler’ algısı ise işbirliğini açıkça gösteriyor.

BİLGİLER HAVUZDAN AKIYOR

Paralel yapının oluşturduğu istihbarat havuzunun etkisinin devam ettiği ve PKK ile özellikle son dönemde güçlü bir etkileşime geçtiği dile getiriliyor. Terör örgütlerine yönelik operasyonlara ait bilgilerin havuzda toplandığı, örgüt elemanları tarafından buradan alınarak PKK’ya aktarıldığı ortaya çıktı. İstihbarat şubelerde paralel yapıya yönelik geniş çaplı temizlik yapılsa da, kendilerini saklayan paralel polislerin kullanıldığı ifade ediliyor. PKK terör örgütüne ait her türlü istihbarat ise zaten paralel yapının havuzunda bulunuyor.

KORKUNÇ İDDİA

Doğu’da yaşanan paralel PKK işbirliğinde gelinen boyut tehlikeyi gözler önüne seriyor. PKK’ya bilgi akıtan paralel köstebeklerin, emniyette zaman zaman ‘PKK operasyonu biliyor, başka bölgeye baskın yapalım’ diyerek, emniyeti yanıltmaya çalıştığı ve açıkça pusu kurulmasına destek verdiği iddia ediliyor.

FETULLAH CEMAATİ DOSYASI : Gülen devletin kalbine nasıl sızıyor ?

Gülen devletin kalbine nasıl sızıyor?

Genelkurmay İstihbarat Eski Başkanı emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, Fethullah Gülen cemaatinin MİT, TSK ve Emniyet’e sızma planlarını anlattı.

Yasin Topaloğlu ve Hasan Yılmaz’ın beraber yazdığı röportaj kitabı "Dikkat Cemaat Çıkabilir/ Kozmik Oda", Gülen örgütü hakkında çarpıcı iddialarda bulunuyor.

Ergenekon Davası kapsamında tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne konan Genelkurmay İstihbarat Eski Başkanı İsmail Hakkı Pekin ile yapılan konuşmalardan oluşan kitap, Paralel Yapı’nın TSK‘ya, MİT‘e ve Emniyet’e nasıl sızdığını ve orduya nasıl kumpas kurduğunu detaylı bilgilerle gün ışığına çıkarıyor. Pekin, yaptığı analizlerde çözümün de Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunu sözlerine ekliyor.

Kitapta İsmail Hakkı Pekin’in anlatımıyla dikkat çeken kısımlar şöyle;

Cemaat’in nasırına İlker Başbuğ bastı

Cemaatin nasırına ilk 2009’da İlker Başbuğ Harp Akademileri’nde yaptığı bir konuşma ile bastı. Burada isim vermeden cemaate tenkitte bulunmuştu. Bundan sonra zaten Albay Dursun Çiçek’i sanık durumuna düşürdükleri ‘Cemaati ve AKP’yi bitirme planı’ ve ‘internet andıcı’ gibi suçlamalar ortaya çıkmaya başladı.

"FİDAN GÖREVE GELİNCE BAYAĞI TEMİZLEDİ…"

Cemaat’in MİT içinde de uzantıları olabilir. Ama Hakan Fidan Mayıs 2010’da göreve geldikten sonra Cemaat mensuplarını bayağı temizledi. 2010 yazında TSK’dan bir evrak basına sızdırılmıştı. Konuyu görüşmek için Hakan Fidan’a gittiğimde bana "Bizim cemaatçiler mi yapmış" diye sormuştu. Benim sorduğum konuyla ilgili belli ki bilgisi vardı.

"BÖYLE İNSANLAR YURDIŞINA GÖNDERİLMEMELİ"

Türkiye’nin en büyük hatalarından biri Öcalan’ın 12 Eylül 1980’den sonra Bekaa Vadisi’ne kaçmasına göz yummasıdır. Öcalan o zaman Türkiye’de kalsaydı çok daha farklı olabilirdi. Yurt dışına kaçmasaydı başkaları tarafından kullanılmasının önüne geçilebilirdi. Bekaa Vadisi’ne gittiği andan itibaren Suriye ve başka ülkeler tarafından kullanıldı. Aynı şekilde Fethullah Gülen’in yurtdışına çıkışı da önlenmeliydi ve Türkiye’de kalmalıydı. Bu tip insanların yurtdışına gitmesine sebep olmak, sürgüne göndermek yanlış. Çünkü başkasının kontrolüne geçiyorlar ozaman.

TSK’YA SIZMA YÖNTEMLER NASIL?

Fethullahçıların TSK’ya sızma yöntemlerinin aynısı Irak ordusunda da vardı. Biliyorsunuz Irak ordusu 2003 yılındaki ABD işgalinde savaşmadı. Hatta bunun başında da Saddam’ın kızlarından birinin eşi olan Hüseyin Kemal vardı. Kesnizani tarikatı denilen bir cemaatin başıydı. Ve bu cemaat İsrail ile bağlantılıydı. Cemaati ordu içinde yaydılar. Sonuçta Amerikan işgalinde Irak ordusu savaşmadı ve dağıldı.

Bazı cemaatler böylesine etkili. Gülen cemaati de böyle. Bu cemaatin liderine MİT, Genelkurmay, Emniyet, Yargı, Bakanlık ve MASAK’taki elemanlarından istihbarat yağıyor. İngiliz, İsrail ve Amerikan istihbarat örgütleri de cemaate işine gelen haberleri servis ediyor.


"TAYYİP BEY’E BİR ŞEY OLMADAN…"

Casusluk şebekesine dönen bu yapıyla mücadelenin devam etmesi lazım. Tayyip Bey’e birşey olmadan bu mücadeleyi halletmesi lazım. Yoksa bu insanlar tekrar güçlenir. Cemaat öyle hafife alınacak bir tehdit değil. Hasan Sabbah benzetmesi çok yerinde. Öylesine tehlikeli, dünya çapında yaygınlaşmış ve kullanılmaya müsait.